ockhamlı william'ın hayat düsturu; herşeyi basite indirgeyip, karışık olan seçeneklerin elimine edilmesine dayanıyordu. kafa karışıklığına sebep olan ayrıntıları hunharca doğruyor, en doğruya en basit şekilde ulaşmanın dayanılmaz hafifliğiyle hayatına devam ediyordu.
"nesneler gereksiz yere çoğaltılmamalıdır" diyordu koca yürekli wilyım. hatta bazen gereksizse söndür diyor, bazen de "yüz verdik eşşeğe, geldi sıçtı döşşeğe" türünden anlamsız ama şirin aforizmalar patlatıyordu. hayata dair küçük dokunuşların hastasıydı.
ama tutumluluk ilkesi yada basite indirgeme ockhamlı william'ın icat ettiği birşey değil, bilakis basitlik ilkesi aristo ve niceleri tarafından dile getirilmiş bir konuydu. okkalı wilyımın özelliği bunu hayat düsturu haline getirip, çalışmalarında sıklıkla kullanmış olmasına dayanıyor.
ontoloji, epistemoloji, teoloji, metafizik, mantık, etik ve politik teoriyle ilgilenmiş okkalı wilyım.
metafizikte nominalizmin yılmak bilmez neferi,
ontolojide aristocu ontolojinin geliştiricisi,
epistemolojide iflah olmaz bir realist empirizm savunucusu,
teolojide yaradanın varlığının akıl yoluyla elde edilen bilgilerle değil de yalnızca iman ederek anlaşılabileceğine inanan bir fideist
politik teori alanında insan hakları, kilise-şehir yönetiminin birbirinden ayrılması ve düşünce özgürlüğü alanlarında çalışmalar yapmış bir düşün adamı yani kısaca okkalı bir wilyım.
bu yazıyı da ilber hoca klasiklerinden aman canım banane sanki okkamın usturasından diyerek bitiriyorum. esenlen kalın.
kaynak yine tabii ki götüm.